Başçavuş Albayı Tutuklayacakmış
Albay, binbaşıya: -Yarın güneş tutulacak. Bu her zaman
görülen bir şey değildir. Erleri talim elbiseleri ile talim meydanına getirin
de olayı görsünler. Ben de orada bulunup kendilerine gerekli bilgiyi vereceğim.
Şayet yağmur yağarsa, tabii bir şey göremeyiz. O zaman erleri, üstü kapalı
talimgaha götürürsün.
Binbaşı, yüzbaşıya: -Albayın emri ile yarın sabah saat
dokuzda güneş tutulacak. Bu her zaman görülen bir olay değildir. Şayet hava
kapalı olursa bir şey görülemeyecektir. Bu durumda tutulma, kapalı talimgahta
gerekli talim elbisesiyle yapılacaktır.
Yüzbaşı, teğmene: -Albayın emri ile
yarın sabah dokuzda talim elbisesi ile güneş tutulmasının açılış merasimi
yapılacaktır. Şayet yağmur yağarsa ki bu durum pek görülen bir olay değildir,
Albay kapalı talimgahta gerekli bilgiyi verecektir.
Teğmen, başçavuşa: -Yarın
sabah dokuzda hava güzel olursa, talim kıyafeti ile albay tutulacak. Kapalı
talimgahta yağmur yağarsa, alayın meydanında manevra yapılacak. Çünkü bu her
zaman görülen bir olay değildir.
Başçavuş, askere: -Yarın sabah saat dokuzda
kapalı talimgahta Albayı tutacağız. Sabah hepiniz talim teçhizat ile hazır
olun.
Askerler kendi aralarında: -Yarın sabah bizim başçavuş Albayı
tutuklayacakmış.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder